Senaryonun big bang'i ve ilk 3 saniye...


İLK İMAJ

Hikayenin tözü İmge'dir.

Bir senaryo sadece bir hikaye demek değildir. Elinizde çok iyi bir hikaye olabilir. Ama senaryonun simyevi dilinden yoksunsanız hikayenizi devindiremez, dirimsel kılamazsınız. Senaryoun eterik alanı bu metinsel uzamda ve onun ayan-ı sabiteleri ile hayat bulur. 

Bu uzamın kendine özgü yasaları vardır.

Bu yasalardan biri de big bang kuralıdır. 


Big bang'in ne olduğunu bilirsiniz, bilmeyen varsa bir göz atabilir. Önden please!


Senaryonun big bang'ı ilk üç saniyede kendini ele verir. Bu 3 saniye, aslında tüm hikayenizi  özetleyebileceğiniz ilk imajsal görüntülerdir. 


İmajsal görüntüler dediğim ayan-ı sabitelerdir ve duymak, görmek, hissetmek bunun içindedir.  
Bir tek koku, bu uzamın dışındadır. Muhiddin Arabi'nin bir ifadesi vardır. Ayan-ı sabiteler varlık kokusu almamışlardır. (Merak edenler için bir link!)


İlk imaj, aynı zamanda kahramanın da kim olduğunun metaforik anlatımıdır. 


Not: Bunları nereden uydurduğumu düşünüyor olabilirsin, evet, haklısın o halde seni Sinemanın Simyası'nı okumaya davet ediyorum :)


Bu durumda kahraman üzerine yoğunlaşmak yerine imaj üzerine yoğunlaşmalı ve imajda derinleşilmelidir. Yani İmge'yi belirledikten sonra bu imgenin ileri açılımları bize zorunlu olarak kahramanı, sorunu, karşıt gücü ve sonucu verecektir. Gerisi senaristin ne kadar kaçık olduğu ile ilgili bir kalite sorundur.


Kaliteli bir kaçık! Kim mi? Lütfen önden...



İlk imaj tüm filmin zübde-i alemidir. 




Yorumlar

Popüler Yayınlar